6 Mayıs 2007 Pazar

Kitapsizligin sizisi

Kitap bir pencere araligina konuldugunda, odadan iceri temiz hava girmesini saglar... Insan icin de ayni islevi yerine getirir... Okundugunda, insan beyninin havalanmasina, oksijen kazanimiyla dusuncelerin yenilenmesine neden olur! Kitabi dislayan insan, ciftliklerde beslenen tavuklar gibidir... Kanatlari olsa da onlari kullanarak ucmayi beceremez... Ancak, kitap okuyanlar ucabilir... Cevrilen her sayfa, bir kanat cirpimidir ozgur dusuncenin... Insan dunyaya geldiginde, dogadaki diger canlilar gibi icguduleriyle yasami kucaklayamaz... Uzun bir sure egitimden gecmesi, beyninin odalarini kullanmayi ogrenmesi gerekir... Yasaklanan ya da yakilan her kitap, beynimizdeki bir odayi acacak anahtarin kaybolmasi demektir! Aydinlik dusmanlari, insanlik tarihi boyunca korkmuslardir kitaplardan... Ama yine de, kitaplarin yakilisindan ortaya cikan alevin yuzlerini aydinlatmasina ve insanlarin onlari tanimalarina engel olamamislardir... Evet, kitap budur iste! Yakilirken bile aydinlatir gercekleri!.. Kutuphanenin olmadigi bir ev soguktur... Farksizdir kutuphaneden... Ve kar beyazliginin korluge yol acmasi gibi, kitapsizlik da dusunce korlugune yol acar... Nuh'un, tufanda yol alan gemisinde kitap okudugunu rahatlikla soyleyebiliriz... Nuh'un gemisinde kitap olmadigini kimse iddia edemez... Aksi takdirde, kitap kurdu diye bir bocegin varligindan soz edilemezdi!.. Avrupa kentlerinde, tarihi eserlerin korundugu, kentin insaat alanina cevrilmesine izin verilmedigi herkesce bilinir... Paris, Roma ya da Berlin... Bu kentleri koruyan, metrolarinda kitap okunmasidir... Nasil ki, bir agacin kokleri topragin altindaysa, kent korumaciliginin kokleri de, yeraltindaki metrolarda kitap okuma aliskanligindadir... Ancak sakinlerinin kitap okudugu bir kent insan yasamina uygun, saglikli bir yer olabilir...

200 YILDA 40 BIN KITAP
Insan omrunun yaklasik uc yili tuvalette geciyormus. Bu zamani kitap okuyarak degerlendirsek, ne dersiniz, cektigimiz her sifonda kitap dusmanlari da hak ettikleri yeri boylamazlar mi? Ibrahim Muteferrika 1720'lerde matbaayi kurdugunda Avrupa 200 yildir kitap okuyordu. Ilk matbaadan Cumhuriyet'in ilanina kadar gecen 200 yillik zaman diliminde basilan kitap sayisinin 40 bin civarinda oldugu soyleniyor... Gunumuzde bir kitap neredeyse bu sayida basiliyor. Yani, matbaanin ulkeye gelmesi kitap okudugumuz anlamini tasimiyor. Biz, 1923 devrimiyle birlikte kitap okumaya baslayan bir milletiz. Cumhuriyet devriminin kazanimlarini yikmak isteyenleri tanimamiz bakimindan bu tarihi cerceveyi unutmamamiz gerekiyor. Kendimize haksizlik yapmamali ama!.. Biz, devlet dairelerinin bile kitap yayimladigi bir ulkeyiz. Bizde Karayollari Yayinlari var!.. Tapu ve Kadastro Yayinlari var!.. PTT bile kitap yayinlamistir bizde!.. PTT'nin 261 no'lu yayininin adi sudur: "Turkiye'ye Girmesi ve Elden Ele Dolasmasi Yasak Olan Kitap Adlari"... Bu kitabi aramayin bosuna... Cunku, o da yasaklanmis!!! Icmimar bir arkadasim son 15 yilda pek cok villa tasarladigini ve cok para kazandigini soylemisti. Oyle ki, ev almis, arabasini yenilemis, cocuklarini ozel okullarda okutur olmus... Ama, dertliydi arkadasim. Cunku, musterilerinden hicbiri evinin bir odasini kutuphane yapmasini istememis ondan! Mitterand da Paris'e, kentin tarihi dokusunu bozmayacak sekilde dort tane gokdelen yavrusu bina kondurur. Dort bina da kutuphanedir ve acik sayfalari birbirine bakan dort kitap seklindedirler!.. Biz ise Istanbul'a sarap acacagi seklinde, iki burmali kazigi layik goruyoruz! TUYAP Izmir Kitap Fuari'na dogru yola koyulmadan once yazdim bu yaziyi... "Kitap", dedim ve basladim yazmaya... Bir siirimle bol kitapli gunler diliyorum sizlere: Tutuklansa yurdumdaki boceklerin hepsi digerlerinden ayri bir hucreye konur kitap guvesi

0 yorum: